Toprak Altında Yaşayan Canlılar Nelerdir?

Yeryüzündeki hayatın kaynağı olan toprağın içerisinde ve altında yaşayan birçok canlı ve mikroorganizma bulunmaktadır. Yaşam alanları toprağın içi olan mikroorganizmalar toprağın canlı ve zengin olarak kalması için önemli görevler yerine getirmektedirler. Yine aynı şekilde toprağın nefes alması, suyu emmesi ve karışarak canlı kalmasını da toprağın altında kazdıkları tünellerde yaşayan hayvanlar sağlar.

Genel olarak toprakta açtıkları kanallarda yaşayan karınca ve solucanlar sayesinde toprak suyu daha iyi emerek, nefes alır. Bunun yanında toprak altında, her yöne açtıkları tünellerle karışmasını sağlayan, köstebek, fare, yersincabı gibi hayvanlar mevcuttur.

Toprakta Yaşayan Canlılar Mikroorganizmalar

Verimli toprakların en önemli unsuru olan mikroorganizmalar, canlı yaşamı için önemli varlıklardır. Toprakta bitkiler tarafından depolanan karbon, organizmalar sayesinde karbondioksit olarak, tekrar atmosfere salınır. Toprakta bitkilerin yaşaması, atmosfere salınan gazlar ve karbondioksitin sera etkisi sayesinde iklim dengesi gibi önemli bir zincirin önemli bir halkası mikroorganizmalardır.

Köstebekler ve Özellikleri

Yaşam alanları, toprağın altına kazdıkları tünel ve kanallar olan köstebekler, sert toprakları dahi kazarak kendilerine yer açabilirler. Tarım yapılan bölgelerde pek sevilmeyen köstebeklerin bazı türleri suda da yaşayabilirler. Deri altında kalmış, görme yetisini çoğunlukla kaybetmiş olan küçük gözleri olan köstebekler, memeli hayvanlardır. Besin kaynakları, bitki kökleri, yumrulu bitkiler ve omurgasız canlılardır.

Solucanlar ve Özellikleri

Gövdeleri ince uzun silindir biçiminde yada yassı ve uzantısı olmayan, boyları 1 mm nin altından başlayıp, 15 m yi aşabilen canlılardır.100 ile 200 arasında halkanın yan yana gelmesi ile oluşmuş olan solucanların, vücudunu saran derileri, solunum ve duygu organı olma özelliği taşırlar. Toprak yutarak içerisindeki bitki artıkları ile beslenen solucanlar, genel olarak nemli zamanlarda toprağın 50 cm, kuru zamanlarında ise 2 m’yi bulan derinliklerde yaşarlar.

Çift cinsiyetli canlılar olan solucanların üremeleri için çiftleşmeleri gerekmektedir. Uygun yaz şartlarında, 2,5 – 3 ayda 18-26 adet koza bırakabilen solucanların her bir kozasından ortalama 3 yumurta yaşama şansı bulur. Yumurtadan çıktıklarında, 1 mg olan yavrular, beslenerek iki ay içerisinde 300- 350 mg ağırlığa ulaşırlar.

Karıncalar ve Özellikleri

Yeryüzünde hemen hemen tüm kara parçalarında yaşayan karıncalar, eklem bacaklılar şubesinden, zar kanatlılar takımına ait canlılardır. Yaklaşık olarak, 14 000 civarında türü olduğu sanılan karıncaların, 12000 den fazla türü sınıflandırılmıştır. Küçük boyutlarda doğal boşluklarda yaşayan karıncalar, koloniler halinde organize biçimde yaşarlar. Karıncaların boyutları, 0,75 mm ile 52 mm arasında dır. Karıncalar yaklaşık olarak kendi ağırlıklarının 10 katını taşıyabilirler.

Yılanlar ve Özellikleri

Yılanlar, pullular takımına ait ve ayaksız etçil beslenen, uzun canlılardır. Kafataslarında birçok eklem bulunan yılanların hareketli çeneleri sayesinde, kendi kafalarından daha büyük avları yutabilme özellikleri vardır. Bazı adalar ve Antarktika dışında yeryüzünün her yerinde bulunan yılanların 456 cinsi ve 2900 ün üzerinde türü mevcuttur. 10 cm ile 15 metre arasında değişen boya sahip olan yılanların yaklaşık 47 türü Türkiye de yaşamaktadır.

Kirpiler ve Özellikleri

En belirgin özellik olarak gövdeleri üzerinde 2 – 2,5 cm boyunda dikenler bulunan kirpiler, ortalama 30 cm boyunda ve 500 – 1200 gr. arasında ağırlığa sahiptir. Toprak içine açtıkları tünel ve kaya oyuklarında yaşayan kirpiler, Avrupa ve Asya’da görülürler. Ortalama 18 yıl kadar yaşayabilen kirpiler, 5-6 hafta süren gebelik döneminde, 3-8 arası yavru doğurabilirler. Böcek, kurbağa, solucan, fare ve yılan yavrularını yiyerek beslenen kirpiler, engerek zehri ve bazı zehirler dışındaki çoğu zehre dayanıklı canlılardır.

Kunduzlar ve Özellikleri

Ortalama 70 cm boyunda ve 30 kg ağırlığına sahip olan kunduzlar, kemirici memelilerdir. Topluluk halinde yaşayan bu canlılar, kemirerek devirdikleri ağaçlardan göl veya nehir üzerinde kendilerine yuvalar yaparak yaşarlar. Dal ve otlarla karışık çamurla sıvanmış kubbe görünümlü ve oldukça sağlam yuvaları saldırılara karşı güvenlidir. Yazın beslendikleri kök, su bitkileri ve ağaç kabuklarından kış için de depolarlar.10-12 cm uzunluğundaki ön dişleri oldukça keskindir. Erkek kunduzlar yalnız bir dişi ile yaşar ve eşleşmelerinin ardından, 100 gün sonra meydana gelen yavruları 2-4 adet olabilir. Yaklaşık 20 ile 30 yıl arasında ömürleri vardır.

Kaynak: www.mebilgi.com– Yazıya aktif link verilmeden, kaynak alınamaz!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir