Louis Pasteur Kimdir Kısaca Hayatı ve Buluşları

Louis Pasteur’ün Hayatı  (27 Aralık 1822-28 Eylül 1895)

 Louis Pasteur, 27 Aralık 1822 yılında Fransa’nın Dole şehrinde, dericilikle uğraşan fakir bir ailenin çocuğu olarak doğmuştur. Aile geçim sıkıntısı çekmesine rağmen çocuklarını okutmak için tüm imkânlarının seferber etmişlerdir.

Küçük yaştan itibaren resim alanına yönelmiştir. Hatta resimleri bugün adıyla anılan enstitünün duvarlarında asılıdır. Bilime olan ilgisinden dolayı bu yeteneğini bırakmıştır. Louis Pasteur eğitim hayatına, Arbois ortaokulunda başlamış ve Besançon kolejinde liseyi bitirmiştir. Öğretmen olmak istediği için girdiği Ecole Normale Superieure Fen Fakültesini 1846 yılında tamamlamıştır.

Öğretmenlik Yerine Akademik Çalışmaları Tercih Etmiştir

 1847 yılında fizik ve kimya alanlarında doktora eğitimini tamamlamıştır. Strasbourg Üniversitesi Kimya bölümünde 1848 yılında profesör yardımcısı, 1854 yılında ise Lille Fen Fakültesine profesör ve bölüm dekanı olmuştur. Bu arada 1849 yılında evlenmiş 4 tane çocuğundan üçü çocuk yaşta ölmüş, diğeri ise Almanya ile yapılan savaşta esir düşmüş. Daha sonra bulduklarında ise çok ağır yaralıdır. Pasteur oğlunun bu durumundan dolayı Almanya devletini hep suçlamıştır. Daha sonra Almanya devletinin kendisine verdiği madalya ödülünü reddetmiştir.

Pastörizasyon Günümüzde Hala Kullanılıyor

 1857 yılından itibaren mayalanma konusunda çalışmıştır. Şarap, bira, sirke ve sütün mayalanmasının kendine özgü bir mikroorganizma tarafından gerçekleştirildiğini, bazı mikroorganizmaların ise bulaşıcı hastalıklara sebep olduğunu ispatlamıştır. Buradan hareketle kendi adıyla anılan, bu ürünlerin uzun süre saklanmasını sağlayan “Pastörizasyon” isimli konserve yöntemini geliştirmiştir. ( Pastörizasyon: Sütün 63 derecede 30 dakika ısıtılıp, steril cam kaplara alınmasıdır. Buna benzer bir yöntem bugün UHT olarak bilinen ve sütü mikroplardan arındırmak için kullanılmaktadır. )

Yine bu yıllarda ipek böceklerinde görülen karataban hastalığını yok etmiştir. İnek gibi hayvanları öldüren şarbon hastalığına neden olan mikrobu bulmuştur.

Mayalanmayı Mikroorganizmaların Yaptığını İspatlıyor

 1867 yılında dekanlıktan ayrılmıştır. Şarbon, tavuk kolerası ve kuduz gibi virüslerin ya da bakterilerin yol açtığı bulaşıcı hastalıkların tedavi edilebilmeleri üzerine çalışmalara başladı. 1879 da şarbon aşısını buldu. Kuduz hastalığının aşısı için 1885 yılında bir şatoda kuduz köpekler üzerinde çalışmış ve kuduz aşısını bulmuştur. 6 Temmuz 1885 tarihinde, kuduz bir köpek tarafından ısırılan bir çocuğa doktorlarında desteklemesi sonucu aşıyı uygulamıştır. ( O yıllarda kuduz tedavisinde ısırılan bölge kızgın demirle derin bir şekilde yakılıyordu.) 1887 yılında Pasteur Enstitüsünü kurdu.

İstanbul’u Kolera Salgınından Kurtarmıştır

 Pasteur, İstanbul’daki bir kolera salgınını önlemek için Abdülhamit tarafından çağrılmış ve başarılı olmuştur.

Bilim dünyasına yaptığı çalışmalarda dolayı en büyük bilim adamları arasına adını yazdıran Pasteur, 28 Eylül 1895 yılında ölmüştür. Devlet töreni ile Notre Dame Kilisesine gömülmüş, bir yıl sonra Enstitüdeki anıt mezara taşınmıştır.

Kaynak: www.mebilgi.com– Yazıya aktif link verilmeden, kaynak alınamaz!

1 Comment

  1. Sayın mebilgi Louis Pasteurun hayatında İstanbul’a geldiğini benim gibi bir çok kişi duymamıştır.Güzel bir yazı olmuş.Teşekkürler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir